Aeternus Türkçedeki “Al Tanrı”dan mı geliyor? (Turancı bir etimolojinin çürütülmesi)
Polat Kaya isminde birisinin (kendisini tanımadığım anlaşılıyor herhalde) bir yazısına denk geldim. “THE NAME ‘ETERNAL CITY’ (ROME) IS FROM TURKISH ‘AL TANRI KÖYÜ’ MEANING ‘VILLAGE OF RED GOD’ or ‘VILLAGE … Okumaya devam et
Pilot kalem ile ateizmi çökertmek üzerine atayistçe bir değerlendirme
Önce videosunu izleyelim: Videoda yaradılışçılardan sık duyduğumuz bir argüman tekrarlanıyor. Literatürde Teleological argument (ya da design argument) olarak bilinen bu argüman (Dawkins’in Tanrı Yanılgısı‘nda “Tasarımdan kanıt” olarak çevrilmiş) a posteriori … Okumaya devam et
Şarap tanrısına niçin Lyaeus deniyordu?
Bir arkadaşımız başlıktaki soruyu sormuş. Yunancadaki “çözmek, rahatlatmak, gevşetmek” gibi anlamları veren λύω fiilinden türemiş Λυαῖος “gevşetici, rahatlatıcı” kaygıdan arındırıcı” anlamındadır, bu Latinceye olduğu gibi geçmiştir: Lyaeus. Şarabın insan üzerindeki … Okumaya devam et
Exitus-reditus meselesi (Yeni-Platonculuk ve Thomas Aquinas)
Bir arkadaşımız Yeni-Platonculuktaki exitus-reditus olayını sormuş. Exitus “çıkış” (exire: çıkmak, ayrılmak), reditus “dönüş” (redire: <geri> dönmek) anlamında olup Hıristiyanlık terminolojisinde ama özellikle de Aziz Paulus’ta (dolayısıyla Kutsal Kitap’ta) ve Atinalı … Okumaya devam et
Spiritus ya da soluk / ruh
Spiritus‘un anlamıyla ilgili birkaç not düşmek istiyorum. Eskiçağda felsefe-bilim terimi olarak karşımıza çıkan neredeyse her Latince ifadenin Yunancadaki bir terime karşılık olarak bulunduğunu (türetildiğini), transliterasyon yapılarak / Yunanca harfler tek tek … Okumaya devam et
Bossuet’nin tarih anlayışı
Jacques-Bénigne Bossuet’nin (1627 – 1704) tarih algısına meylediyorum kimi kereler (ziyadesiyle nedenlerle uğraşmak istemediğim zamanlarda), kimi kereler de bu algının insanı nasıl süprüntü bir canlıya dönüştürdüğünü düşünüyorum. Bu tarih algısına … Okumaya devam et
Bağışlayıcılık mı?
“Babacan bir rahip ölüm döşeğindeki Heine’ın başucuna oturur ve Tanrı’nın bağışlayıcılığından bahsederek ona geçmişte işlediği günahların silineceği umudunu aşılamaya çalışır, Heine şöyle cevap verir: ‘Bien sûr qu’il me pardonnera: c’est … Okumaya devam et
Liberal-’ gövdesinin “cömert-” manası üzerine (2)
Liberal-’ gövdesinin “cömert-” manası üzerine başlıklı yazıyı şöyle sonlandırmıştım: “Yine liberalitas Hıristiyan teolojisinde karşımıza “karşıdaki kim olursa olsun, hatta bizim gibi düşünmeyen ya da inançsız biri olsun, ona iyilik etmemiz” anlamında çıkar… … Okumaya devam et
Horus (Peyami yazdı)
Evvelce Peyami’nin Paracelsus meselesi üzerine yazdığı bir yazıyı paylaşmıştım. Şimdi de yine onun tarafından yazılıp bana gönderilmiş olan Horus konulu yazıyı paylaşıyorum. Ben de Mısır mitolojisi, Hermes ve Hermetizm üzerine evvelce yazılar yazmıştım, … Okumaya devam et
Kısaca Stoa ve Hıristiyanlıkta Ordo Rerum (Nesnelerin Düzeni)
“Nesnelerin düzeni” olarak çevirebileceğimiz ordo rerum tamlaması, Seneca tarafından çoğu kere natura‘nın yani doğa’nın karşılığı olarak düşünülmüştür. Natura da, özü itibariyle Deus‘la yani Tanrı’yla eşitlendiğinden, nesnelerin düzeni de, Stoacı Seneca’nın zihninde tanrısal yapıyı işaret eder. Örneğin … Okumaya devam et