Birtakım filolojik hassasiyetler: Eskiçağ ve günümüze dair kişisel okumalar ::: İstanbul Üniversitesi, Latin Dili ve Edebiyatı bölümü, Dr.
“Bir deniz yolculuğundaymışız gibi davranıyoruz. Elimden gelen ne? Dümenciyi, gemicileri, günü ve uygun anı seçmek. Sonra bir fırtınaya yakalanıyoruz. Peki, kaygılanmam gereken ne? Ben görevimi yerine getirdim. Artık başkasının bir şey yapması gerekiyor, yani dümencinin ama dahası da var, gemi batıyor. O zaman ne yapmalıyım, ne yapabilirim? Yapabileceğim tek bir şey var, korkuya kapılmadan boğulmak, çığlık atmadan ve Tanrı’ya yakarmadan, doğan birinin kaçınılmaz bir şekilde öleceğini bilerek. Ben ebedî değilim, sadece bir insanım, bütünün bir parçasıyım, bir günün bir saati gibi. Bir saatmiş gibi gelmeli ve bir saatmiş gibi geçmeliyim, ne fark eder ha boğularak ha ateşlenerek. Geçip gitmem için herhangi bir şeye ihtiyacım var.”
Epiktetos, Konuşmalar 2.5.10-14*
Yunancadan çeviren C. Cengiz Çevik
* Bu çeviride kaynak olarak kullandığım metin: Epictetus. Discourses, Books 1-2. Translated by W. A. Oldfather. Loeb Classical Library 131. Cambridge, MA: Harvard University Press, 1925, 234-235.