Septisizmin kör baltası!
Septisizmin kör baltası, hür olduğunu sanan dogmatik sevgilileri de vurdu desene!
Lucretius’un Epicurus’un izinden gitmesi gibi septisizmin babası olan Pyrrhon’un yoluna kurban olan Sextus Empiricus, Pyrrhon. Hypotypos. i.14.108’de Yunancasıyla şöyle diyor: “polloi kai eromegas aisxras exontes, ormota tas autas einai doxusi.” Latincesiyle “Multi etiam amicas minime formosas habentes, pulcherrimas ipsas esse autumant.” Türkçesiyle “Çoğu kişi çirkin kız arkadaşının çok güzel olduğunu düşünür.”

Yunancasını geçiyoruz, Ortaçağ’da yapılmış Latince çevirisindeki ince işçiliğe bakıyoruz. “Minime formosa...” ayna önü çiçeği türünden bir kadına yapılabilecek en büyük hakaretlerden biri sayılabilir. “Pek az güzel” yani tersten okursak “hiç güzel değil” adam resmen minime demiş. Minime. Her şeyin minime‘si kötü sayılır, tabi şeylerin kayda-değer olması şart. Neyse efendim işte minime formosa bir kız arkadaşınız varsa, onun pulcherrima pek pek güzel olduğunu düşünürmüşsünüz, öyle diyor Empiricus. Kargaya yavrusu kuzgun görünürmüş deyişi gibi düşünebileceğimiz bu ifadeyi şunu anlatmaya çalışırken söylüyor:
Bizler görüngülere ilişkin bir standart belirleyemeyiz, çünkü duyu aygıtları/organları normal işleyen ile işlemeyen arasında bir fark varsa da, biz bunu bilemeyiz, çünkü görüngüler farklı antenlere farklı şekilde takılır. Mesela birine bok rengi gibi görünen, öbürüne cırtlak görünür “aa güzel işte nesi var ki” falan der. Kız arkadaşı olunca da, etraftakilerin “ama o çok çirkin ya sana gitmemiş” lafına aldırmaksızın “yoook, o dünyanın en güzeliii” der, eti etine değdikçe heyecan duyar, kirpiklerini kırpıştırır.
Bunu beğen:
Beğen Yükleniyor...