Birtakım filolojik hassasiyetler: Eskiçağ ve günümüze dair kişisel okumalar ::: İstanbul Üniversitesi, Latin Dili ve Edebiyatı bölümü, Dr.
Mitolojik öyküsü yukarıdaki gibi özetlenebilen Osiris dini, Mısır’ın en eski dinî literatüründe, yani Piramit metinlerinde anlatılmıştır. Anlıyoruz ki, Piramitler çağına kadar, bu Osiris kültü uzun bir süre boyunca “zaten” bilinmekteydi. Bu da bize, Mısır metinlerinden çok daha öncesine dayanan, köklü bir inanç yapısıyla karşı karşıya olduğumuzu gösterir. Bu köklü inanç yapısı yani Osiris kültü, en eski metinlerde, “gizem dinleri” kapsamında değerlendirilmiştir; örneğin Herodotus, Osiris’in Sais’teki çile gösterisini mysteria olarak yorumlar,[2] eskiçağ düşünce dünyasından bildiğimiz gibi, -kural olarak- gizemler, doğadaki durumların dramatize edilmesinden başka bir şey değildi. Bu yüzden Osiris’in çektiği çileyi ya da gizemlerini de doğadaki bir olayın dramatizasyonu olarak düşünmek mümkündür, örneğin doğanın sonbahar ve kışta ölümü ve ilkbaharda canlanışı gibi.[3] Zira Osiris’in ölüm festivali Hathor’un (Kasım) 17. gününde kutlanırken, aynı mevsim ve ayda Isis’in Osiris için döktüğü gözyaşları yağmur olur yağar veyahut Nil inişe geçtiğinde ve ağaçlar yapraklarını döktüğünde, başka deyişle, doğa çöküş emareleri gösterdiğinde, Set ile ilişkilendirilen haşin güney rüzgârları, hafifçe esen kuzey meltemlerini bastırır, işte bu, doğanın ya da Osiris’in tam anlamıyla öldüğü vakittir.
Her gizem inanışında olduğu gibi, Osiris inanışının da doğayla iç içeliği, doğal olarak inanışın temelindeki tanrıyı doğanın bir ya da birçok unsuruyla eşleştirmiştir. Örneğin ona bir ağaçmış gibi tapınılmış ya da birçok yerde o, filizlenen doğanın ya da sebzelerin tanrısı olarak saygı görmüştür.[4] Yine kimi eski kaynaklardan öğrendiğimize göre, şarabı bulan ve insanlara bağ bakmayı öğreten de odur. Genel olarak Eskiçağ Mısır metinleri onu gelişen bitki-yaşamıyla doğrudan ilgisi olan bir tanrısal kudret olarak görür: Bereketlilik aşırı arttığında, şarabın efendisidir (Pyr. 1524) ya da ölü kralı bereketli yılın habercisi olarak gönderen de odur (Pyr. 1194/1195). Bereketin nedeni ve müjdecisi olma niteliği, Mısırlıların Osiris tapımlarını da etkilemiştir. Büyük ihtimalle Delta’da başlayan Osiris tapımları kısa zaman sonra Mısır’ın tamamına yayılmış ve “yeşil Osiris” imgesiyle dolup taşmıştır. Osiris imgesindeki yeşillik, açık ki, doğadaki yeşillenmeyi ve bahara özgü canlanışı gösterir. Doğadaki bereketliliği ve canlanışı sembolize eden Osiris’in yeniden canlanış öyküsü, ona ilişkin gizem tapımlarının içeriğini de belirlemiştir. Canlanan doğa unsurları gibi, öldükten sonra dirilmeyi umut eden krallar, mitolojinin ayrıntılı öyküsündeki kimi dualar ve ritüeller eşliğinde yaşama gözlerini kapamıştır. Başlangıçta krallara özgü olan ölümsüzlük umudu, Orta Krallık döneminin ardından her Mısırlının aklını başından almaya başlamıştır. Büyük şenlikler esnasında gizli bir şekilde yapılan dinî törenlerde yeniden hayata dönüşü canlandıran tanrı Osiris’in mukaddes kenti Abydos bu tapımların ana merkezi haline gelmiştir.
[1] M. Korkmaz, Mitolojik Dinlerin Gizemi, Alter Yayıncılık, Ankara 2009, s.467-468.
[2] Herodotus 11.170.
[3] P. Boylan, Thoth Or the Hermes of Egypt, Kessinger Publishing, 2003., s.14-15.
[4] Diodorus 1.14; 15.8; Plutarchus, Isis et Osiris 13.1.
osiris misir in belki de en buyuk tanrisidir. kendiliginden var olan ilk tanri diyebiliriz. o yuzden onemlidir. typhon tarafindan 28 yasinda oldurulmustur. 7 ve 7 nin katlari osiris mitinde cok onemlidir. o yuzden bu 28 bir tesaduf degil. sprituel, entelektuel, astral ve materyal olmak uzere 4 farkli formdadir aslinda. 42 tane sifati (her biri bir ismini temsil ediyor) ve 7 tane de dual aspekti vardir. boylece toplamda 49 yani 7 nin karesine ulasir. 7 rakami sihirin rakamidir ve saturn tarafindan yonetilir. osiris de saturn un tanrisidir.
yazdiklarim bosa mi gitti ? goremiyorum.
Yazılar boşa gitmez, asılı kalır.
tesekkurler. garip bir sey olmustu sanirim. goremiyordum yazdiklarimi. bu gereksiz iki yorumumu silin isterseniz. kirlilik yaratmasin.
İlk yorum güzel.
Öbürü de, bundan sonra benzer sorunu yaşayacaklara fikir verir en azından.
Blogger’dan sonra, WordPress’in diğer konularda olduğu gibi, yorum konusunda da koşullarına ve tarzına alışmaya çalışıyoruz.
mitoloji, okultizm, mistisizm, sihir vb. konularda baska yazdiklariniz varsa bulmaya calisicam ve elimden geldigi kadar bildiklerimi aktaricam.
Geri bildirim: Horus (Peyami yazdı) « jimi the kewl resmi blog!