Dr. C. Cengiz Çevik (Klasik Filolog) – Blog
Birtakım filolojik hassasiyetler: Eskiçağ ve günümüze dair kişisel okumalar ::: İstanbul Üniversitesi, Latin Dili ve Edebiyatı bölümü, Dr.
>Mordeve Nasıl Yaşıyor?
>
mordeve nasıl yaşıyor?
aslında böylesi yani çok heyecan vermeyen hususlarda kalem değil de klavye sallamak, aşırı sallama dumanaltında, aşk acısı, veya dost acısı, veya “ayh benim hakkımda yazı yazıyorlar, ne güzel de oluyor” şeklinde kendisine bile açıklayamadığı gizli ayakta kalış sebeplerini masaüstüne koyalım ve öyle düşünmeye başlayalım.
ben ne bok yiyorum?
neyim ben?
kimlere bulaştım?
kimler bana bulaştı?
verelim cevapları; hepimiz bir boklar yiyoruz, kimimiz okulda öğrendiklerimizi, kimimiz hani şu sinek öldüren makineler var ya, sineği çekiyor üstüne, çat çat çat sesleriyle, kendine yapışan hayvanatları öldürüyor, öyle bir manyak makinede öğrendiklerimizi (!) veya annemizin karnında, gördük günümüzü, ne kadar ahlaki itki veya değer varsa üstüne birşeyler yazılmamış sadece epos vaziyette hayatını sürdüren, hepsi ama hepsinin bize öğrettikleri, yahu ne bok yiyorum, bana öğretilen ne varsa onları yiyorum, o boklara değerler veriyorum, ikiyle çarpıyorum, üçle çarpıyorum, beşle çarpıyorum, onla çarpıyorum, ben yaşamaya çalışıyorum yahu. yani anarşistçe yakıp yıkamıyorum, düşünemiyorum bile bunları. siz neden bahsediyorsunuz, insanlar ölüyor, insanlar sorunlu doğuyor, trafik kazaları oluyor, iç kanama geçirenler var, neden böyle takılıyorum? takılırım tabi ki insanım çünkü, ve insanca olan her boka kendimi yakın hissediyorum. çıldırıyorum, çıldırmıyorum, daral geliyor, daral gelmiyor, terkediliyorum, terkediyorum, seviyorum, sevmiyorum, vuruyorum, vuruluyorum, düşüyorum ama kalkıyorum. neden bahsediyorsunuz, yahu ne bok yiyorum, yaşıyorum, insanca olan her türlü orantısızlığa saygı duyuyorum. aksiyle yaşayamam.
neyim ben? güzel soru. ben bir kere insanım, dengemle dengesizlik oluşturabilirim, insanlığımı yaşamaya girişmişim, hani “neyim ben?” sorusuna cevabım belli. kolayca “insanım” ee öyleyse? adım belli, soyadım var en afillisinden, nickim var, email, msn, yahoo, gmail, ekşi sözlük, private sozluk, aklınıza ne gelirse kendimce yararlanmışım, yabancılarla iç içeyim, ben insanım. insanlarla anlaşabiliyorum.
“kimlere bulaştım?” kimlere bulaştım sorusu, “nerede yürüyorum?” sorusundan daha basit cevaplanabilir, msn zirvesi düzenledik ne oldu? çıplak resimlerini yollayanlar, benimle evlenmek isteyenler, sevişmek isteyenler veyahut avatara bakıp odasında masturbasyon yapanlar, e ne oldu, derdim vardı ortak oldunuz, hayır ortak olmadınız. hiçbirşeye ortak olmadınız, olamazdınız da zaten, snaal bir ortamdayız yahu, ısınmamış kapkara kabloların içinde kaybolup gidiyoruz, hangi biriniz gerçeksiniz ki, benim gerçek dünyama dalabilesiniz? yok böyle birşey, hepiniz kendi dünyanızda oldunuz, olamadıklarınızı nette sağlamaya çalıştınız. sonuç? sonuç belli; belirsiz tiplere bulaştınız, kendiniz gibi karanlık, ne olduğu belli olmayan, cüce mi dev mi olduğu belli olmayan manyaklara çarptınız, sonuç nedir? mutlu mu oldunuz hayır. mutsuz musunuz, hayır o da değil. ee o zaman? kabloların içinde belirsiz kişilere bulaşmış durumdayım.
kimler bana bulaştı ki? harmonia iniyor gökyüzünden, salak bir çocuk vardı denizden üzerine büyülü güçlerin geldiğine inanırdı, hastaydı ama salaklığı bu yüzden değildi, salaklığı onu anlamayanları materyalist ilan etmesindeydi. onda gizliydi. anlamak istemiyordu, hayat insana karışır, insanın kanına karışır, hatta hayat insanın kanındadır.
kan hayattır.
bu yazının mordeve ile ilgisi yoktur, sadece başlığa onun nickini koydum çünkü, bu yazım ne kadar ahlaklıysa, ben yani jimi the kewl ne kadar ahlaklıysam, bu yazının başlığı da o kadar ahlaklı olmalıydı.
De Auctore
Jengiz [at] gmail . com
Dr. C. Cengiz Çevik (Klasik Filolog) - Blog 
